En Büyük Amacım Gazipaşada Kendi Kahvemizi Yetiştirmek...
Gazipaşada Kahve Yetişirmi?
15 yıl önce emekli olduktan sonra arazisine çok sayıda tropik meyve diken Yaşar Dağtekin (71), Türkiye'de ilk kez kahve ağacı yetiştirip, meyvesini üretmeyi başardı. Dağtekin "Öz toprağımızda yetişen kahveyi yetiştirmek en büyük amacım" dedi.
Almanya'da uzun yıllar yaşadıktan sonra 2005 yılında Gazipaşa'nın Yakacık Mahallesi'ne yerleşen Yaşar Dağtekin, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırmalar Merkezi Enstitüsü (BATEM) ve Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Ziraat Fakültesi işbirliğinde, bahçesine pasizora, licthi, pitaya, paya, mango, avokado ve longan gibi tropikal meyvelerin fidesini dikti.
Ayrıca bahçesine deneme amaçlı kahve fidesi de diken Dağtekin, Türkiye'de ilk kez kahve ağaçlarından meyve elde etmeyi başardı. İlk hasadını 2 yıl önce yapan Yaşar Dağtekin, bu yıl bahçesinde meyve vermeye başlayan yaklaşık 20 kahve ağacından 50 kilogram kahve meyvesi hasadı gerçekleştirdi. Dağtekin, hasat ettiği bu meyveleri kuruttuktan sonra yaklaşık 15 kilo saf kahve elde edecek.
'Kahve Yetiştirmeye Başladım'
Yaşar Dağtekin, "Uzun yıllar yurt dışında yaşadıktan sonra gelip
Gazipaşa'ya yerleştim. Burada tropik meyveler yetiştirmeye başladık. Akdeniz Üniversitesi, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve BATEM'in projesi sayesinde bu işe girişmiş oldum. Antalya
Gazipaşada ziraat ve tarım yaparken Şu anda bahçemde çok çeşitli tropik meyveler var. PasiZora, papaya, mango, longan, pitaya gibi buna benzer çok çeşitler var. En çok gönlümde olan şey kahve yetiştirmekti. Buna da bir iki [deyle başladım. 7-8 yıldır kahve üzerine odaklanıp, kahve yetiştirmeye başladım. Şu anda kahve hasadı yapıyoruz. Bu üçüncü senemiz. Her yıl hasadımız çoğalıyor" dedi.
'Kahve Petrolden Sonra En Çok Ticareti Yapılan Ürün'
Ağaçların yaşlandıkça veriminin de arttığını söyleyen Yaşar Dağtekin, "4-5 yaşındaki bir ağaçtan toplanan meyveler, ham kahve çekirdeği oluncaya kadar 1,5 kiloya kadar düşüyor. Kahvenin kalitesine göre kilosu 250 TL ile 400 TL arasında fiyata Gazipaşa kahvesi alıcı buluyor. Bunu şu anda deneme safhasındayız. Ürettiğimiz kahve çekirdeklerini öğütüp, kalite kontrolü ve çeşitliliğine ileriki safhalarda bakacağız.
Türkiye'ye büyük bir katkıda bulunmuş olurum. Bu sayede de yurdumuza döviz girdisi sağlanacak. Bildiğiniz gibi kahve petrolden sonra en çok ticareti yapılan ürün olarak dünyada geçiyor. Ülkemizde de kahve ithalatı artışta ve ihtiyaç da çoğalıyor. Kahveyi yurdumuzda yetiştirmek isteyenlere yardımcı olacağım. Ama bu tabii ki uzun soluklu bir şey. Bunu yapmak isteyenlere her türlü yardımı yapabilirim" diye konuştu.
'Kendi Öz Kahvemizi Yetiştirmek En Büyük Amacım'
Şu dönemde kahve meyvelerini toplayıp, çekirdeklerini çıkarmak için kurutma işlemi yaptıklarını anlatan Yaşar Dağtekin, şöyle devam etti: "Temizlenip, yıkanıyor ve kurutulduktan sonra kavrulup, hakiki kahve aşamasına geliyoruz. Şu anki amacım çekirdeklerden fide yetiştirip, çoğaltıp, hasat ürününü arttırmak.
Bu da tabii ki zaman alan bir şey. İnsan gönül verirse her şey oluyor. Cennet ülkemizde her türlü şey yetişiyor. Bunun değerini bilelim. Bulunduğumuz yer mikro klima ortamında, burada kahve ve her türlü tropik meyve yetişiyor ama dünyadaki iklim değişikliği burada da etkisini göstermeye başladı. Bundan 7-8 sene önceki kış aylarındaki soğukların kahvelere verdiği zarar şimdi daha azalıyor.
Bu sayede de ürünlerimiz artmaya başladı. Kış ayları kahve için biraz tehlikeli oluyor. Son yıllarda iklim değişikliğinden dolayı zarar görmez oldu ama kahveyi örtü altında da yetiştirebiliriz. Bu örtü altında kış aylarında kapatıp yaz aylarında tamamen açıp havalandırıp güzel bir planlama kurulabilir. Bu hususta da projelerim var.
4 dekar arazide örtü altı yapmayı düşünüyorum. Yatırımcıların kahve yetiştiriciliğine yönelmesini isterim. Üretim arttıkça döviz çıktımız da azalacak. Tabii ki Brezilya, Kolombiya gibi diğer ülkelerle yarışamasak bile kendi öz kahvemizi, kendi öz toprağımızda yetişen kahveyi yetiştirmek benim en büyük amacım."
Şu dönemde kahve meyvelerini toplayıp, çekirdeklerini çıkarmak için kurutma işlemi yaptıklarını anlatan Yaşar Dağtekin, şöyle devam etti: "Temizlenip, yıkanıyor ve kurutulduktan sonra kavrulup, hakiki kahve aşamasına geliyoruz. Şu anki amacım çekirdeklerden fide yetiştirip, çoğaltıp, hasat ürününü arttırmak. Bu da tabii ki zaman alan bir şey.
İnsan gönül verirse her şey oluyor. Cennet ülkemizde her türlü şey yetişiyor. Bunun değerini bilelim. Bulunduğumuz yer mikro klima ortamında, burada kahve ve her türlü tropik meyve yetişiyor ama dünyadaki iklim değişikliği burada da etkisini göstermeye başladı. Bundan 7-8 sene önceki kış aylarındaki soğukların kahvelere verdiği zarar şimdi daha azalıyor.
Bu sayede de ürünlerimiz artmaya başladı. Kış ayları kahve için biraz tehlikeli oluyor. Son yıllarda iklim değişikliğinden dolayı zarar görmez oldu ama kahveyi örtü altında da yetiştirebiliriz. Bu örtü altında kış aylarında kapatıp yaz aylarında tamamen açıp havalandırıp güzel bir planlama kurulabilir. Bu hususta da projelerim var. 4 dekar arazide örtü altı yapmayı düşünüyorum.
Yatırımcıların kahve yetiştiriciliğine yönelmesini isterim. Üretim arttıkça döviz çıktımız da azalacak. Tabii ki Brezilya, Kolombiya gibi diğer ülkelerle yarışamasak bile kendi öz kahvemizi, kendi öz toprağımızda yetişen kahveyi yetiştirmek benim en büyük amacım."