loader
Küresel Rezerv Paramızı Oluşturmak…

Küresel Rezerv Paramızı Oluşturmak…

Paraların karşılıklı değişim değerinin belirlenmesiyle oluşan denge ise KUR olarak adlandırılmaktadır. Bir paranın dünya piyasalarında serbest alınıp satılabil...

Küresel Rezerv Paramızı Oluşturmak…Küresel Rezerv Paramızı Oluşturmak…
Av. Sedat Çetinkaya
 
Bilindiği üzere bağımsızlığın en önemli simgesi olarak ülkelerin MİLLİ BİR PARA BİRİMİ ve bu para birimine bağlı olarak tedavüle sunulan bir para miktarı bulunmaktadır. Ancak değerli madenler, teminat mektubu, kredi, çek, bono, kredi kartı gibi ekstra parasal genişleme sağlayan satın alma araçları da bulunmaktadır.
 
Paraların karşılıklı değişim değerinin belirlenmesiyle oluşan denge ise KUR olarak adlandırılmaktadır. Bir paranın dünya piyasalarında serbest alınıp satılabilmesi, değiştirilebilmesi veya altın//gümüş gibi değerli madenlerle değiştirilebilmesi ise onun konvertibilitesi ile ilgilidir.
 
Bu temel bilgilerden de anlaşılabileceği üzere öncelikle paranın bir karşılığının olması, tedavülünün bu karşılığa uygun şekilde yapılması, bu durumun denetlenebilir olması , karşılıklı bir etkileşimle kur değerinin belirlendiği piyasalarda manipülasyonların oluşamayacağı bir düzenin var olması ve her para biriminin birbiriyle değişiminin rahatlıkla mümkün olması gerekir. 
 
ANCAK DÜNYA ÜZERİNDE BÖYLE BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİLDİR. GÜNÜMÜZDE KURULU BULUNAN SİSTEM ; 
 
TÜM DÜNYA ÜLKELERİNİN, KÜRESEL REZERV PARA HAKİMİYETİNİ ELİNDE BULUNDURAN GÜÇLERCE SOYULMASINA HİZMET ETMEK İÇİN KURULMUŞ YAPIDAN BAŞKA BİRŞEY DEĞİLDİR.
 
Bunun aksini iddia edenler de bu güç merkezlerinin değirmenine su taşımak için yetiştirilmiş etki ajanları ya da sisteme bağımlı hale getirilmiş ve sistem dışı düşünemeyen bağımlılardır…
 
Devletler ve milletler tarafından binbir fedakarlıkla yıllarca yapılan tasarruflar , yatırımlar, üretim ve ticari faaliyetler neticesinde elde edilen zenginlik, bir kur manipülasyonu sonrasında yok edilebilmektedir. Türkiye gibi ülkelerin büyük fedakarlıklarla oluşturduğu rezervler, birileri için sadece matbaayı bir gece fazla çalıştırmakla ya da bilgisayarın tuşuna birkaç sıfır eklemekle elde edilebilmekte ve böylece sömürü ve paraya bağlı olarak oluşturulan güç, hiçbir zahmete girilmeksizin elde edilebilmekte, yatırım malları, madenler, fabrikalar ve şirketler kağıt maliyetine satın alınabilmektedir.
 
İŞTE BÜYÜK DEVLET OLMAK İÇİN GEREKEN EN ÖNEMLİ ŞEYLERDEN BİR TANESİ DE BU DÜZENE ÇOMAK SOKMAKTIR…
 
Günümüz dünyasında teknolojinin ulaşmış olduğu seviye, nakit paranın kullanımını önemli ölçüde sınırlamış bulunmaktadır. Kısa bir süre sonra nakit paranın varlığının dahi kalmadığı bir dünyaya geçiş yapacağımız hususu mutlak bir gerçeklik olarak karşımızda durmaktadır.
 
Bu geçiş ; SANAL PARAYA DEĞİL, ELEKTRONİK PARAYA GEÇİŞDİR. Yani insanlar ; nakit para değil, elektronik olarak altyapısı tanımlanmış kart- telefon – kimlik belgesi gibi araçlarla paralarını kullanabilecek ve yine paralarını bankalarda ya da yetkili birimlerce aktarılan kasalarda elektronik olarak saklayabilecek, güncel kur üzerinden para değişimleri yapabilecek, hatta borç para transferleri dahi elektronik ortamda temassız olarak gerçekleştirilebilecektir.
 
Bu altyapının ; vergisiz ve kaynağı belli olmayan paraların ve para hareketlerinin tespitinde , vergi tahsilatında, kayıt dışı ekonominin ortadan kaldırılmasında ve ekonomik verilerin anlık olarak belirlenmesinde mükemmel bir sonuç sağlayacağı da ortadadır.
 
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, siyasi – askeri ve ekonomik olarak küresel bir güç olma yolunda önemli adımlar atan bir ülke konumunda bulunmaktadır. Ancak küresel güç merkezlerinin etkisinden kurtularak, kendisini bir güç merkezi haline getirebilmesi için ya kendi parasını rezerv para haline getirecek çalışmalarda bulunması ya da bir oluşumun başını çekerek, uluslararası ticarette kullanılacak, konvertibilitesi bulunan yeni ve ortak bir küresel para oluşumunu gerçekleştirmesi gerekmektedir. 
 
Küresel Rezerv Paramızı Oluşturmak…Örneğin TURA ismini vereceğimiz, altın ve gümüş gibi değerli madenlere bağlı olarak değeri ve tedavül miktarı belirlenecek bir küresel para oluşturularak, bu paranın Dolar – Euro- Sterlin- Japon Yeni gibi para birimlerine karşı etkili bir değişim aracı olarak kullanımını ve uluslararası ticarette elimizde olmayan Dolar ve Euro’ya muhtaç olmadan ticaret yapma imkanını sağlamamız gerekmektedir. Şuan üzerinde durduğumuz, ikili ticaretin yerel paralarla gerçekleştirilmesi yaklaşımının ancak geçici bir çözüm olarak kullanılabilir olduğunu görmek gerekmektedir. Değerlendirme yaparken, Türkiye'nin orta vadede dünyanın ilk 5 ekonomisi içine girebilme kabiliyetine sahip olmasının, küresel rezerv para oluşturma çabalarımızı destekleyecek bir zemin oluşturacağı gerçeğini de dikkate almak lazımdır...
 
Elbette bankacılık sisteminde köklü bir değişiklik yaparak swift sistemi yerine yeni oluşturulacak para birimiyle ticaret yapan ülkeler nezdinde geçerli olacak yeni bir transfer sisteminin tanımlanmasının gerektiğini de belirtmek isterim.
 
Gerçek bağımsızlık arayanlar için kendi ya da ortağı olduğumuz küresel rezerv paramızı oluşturmamızın en büyük hedeflerimizden biri olması gerektiği açıktır. Özellikle TÜRK kökenli, Müslüman ve Türkiye ile yakın ilişki içinde bulunan ülkelerin katılımıyla gerçekleştirme imkanı bulunan bu sistemin, İstanbul’u dünyanın en büyük finans ve çekim merkezi haline getirebilmesi sebep- sonuç ilişkisine bağlı doğal bir sonuç gibidir...
 
13 Haziran 2019 tarihinde yayınlamış olduğum makalemin başlığında belirtmiş olduğum ;
 
“Dolara Değil, Altına Yatırım Yapmak Gerekir” yaklaşımına uygun hareket edenler, hem Dolar talebine katkıda bulunmayarak ülkelerine hizmet etmişler hem de öngörümüze uygun olarak artan altın fiyatları nedeniyle zenginleşmişlerdir. Yine bu makalede belirtmiş olduğum gerçeklerin farkına varan bazı gelişmekte olan ülkelerin oluşturmayı planladıkları yeni bir küresel para için şimdiden hazırlık yapmak için adı konulmamış bir yaklaşımla altın talebinde bulunmaları söz konusu olduğundan , Altın fiyatlarındaki artışların devam edeceği kanaatini taşıdığımı da ifade etmek isterim.
 
Bu arada Türkiye’nin ;
ALTIN - GÜMÜŞ ve değerli madenlerin üretimine de büyük önem vermesi ve küresel rezerv para için altyapısı hazırlanmış nitelikli bir girişimde bulunma tarihine kadar, devlet rezervlerini devamlı bir biçimde arttırmayı hedeflemesi de elzemdir.
 
Yine Merkez Bankası’nın yapısının yeniden düzenlenmesi ve bu bankanın, faaliyeti itibariyle bağımsız çalışması kabul edilebilecek olsa da tartışmasız bir biçimde bir devlet birimi haline getirilmesi gereğinin olduğu hiçbir zaman gözden kaçırılmaması gereken bir durumdur.
 
Bu dünyada bir Müslüman için para BELA sebebi olsa da, devletler için para ; HAKİMİYET ve BEKA sebebidir. Paraya bağlı gelişmelerden etkilenecek olanlar da devletlerin vatandaşları ve o devleti yönetenler olacaktır.
 
Neticeten belirtmek isterim Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve Türk Milleti’ne yönelik olarak kur üzerinden yeni bir manipülasyonun tezgahlanmakta olduğuna dair piyasa izlenimleri edindiğimi ifade eder, devlet birimlerini dikkate ve ön alıcı yaklaşımlar sergilemeye davet ederim…


Gazipaşa Haberler Not:
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Gazipaşa Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.gazipasahaberler.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İzinsiz ve "kaynak gösterilse" dahi iktibas olunamaz; hiçbir surette kopyalanamaz ve başka bir yerde yeniden yayıma konulamaz.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

Benzer Haberler