Hakikatin Sahne Aldığı Zamanlar...
Hakikatin sahne aldığı zamanlar,
Cehennemin daha da yakınlaştığı zamanlardır.
Dünya gerçeği konuşmaya daha başlamamışken,
Gerçeği konuşmaya başlayan Dünyalılar,
Değişimin karşısında cepheleşenleri Yalanlara mahkum eder.
Hakikatin sahne aldığı zamanlar,
İnsanın yanılgı türeten yanının da tavana vurduğu zamanlardır.
Böyledir...
Gerçek yükseldikçe Yalan da çıkışa geçer.
Cennet yaklaştıkça Cehennem’i de yanında getirir.
Cehennem ile Cennet birbirlerinden hiç ayrılmaz,
onlar bu yüzden iki ezeli ve ebedi kapı komşusudurlar.
Doğrunun ve Yanlışın adının konulduğu vakit,
kimse aslında yeni bir uzaya adım atmaz.
Yorumcu,
yaşadığı uzayın Cehennem mi yoksa Cennet mi olduğuna ikna edilir.
Yaşadıklarının yaptıklarına karşılık tükettiği azap olduğunu kavradığında acı,
Eşiğini daha da aşar...
Cehennem asla kalkılıp gidilen bir cezaevi değildir.
Cennet de Cehennem de hesaptan otomatik ödemeli, adrese teslimatlıdır...
Hem Doğruyu yapmaya hem de Yalana maruz kalmaya sabreder isen,
Sen Cennet’e girmezsin,
Cennet senin içine girer...