loader
  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...

  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...

  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...

  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...

  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...

  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...

  • Seyfe’de Harman Yeri...

    Seyfe’de Harman Yeri...


Seyfe’de Harman Yeri...

Köyümüzde Nisan ayı sonlarında buğday tarlalarında yoğun bir faaliyet başlardı. Ekilmişse sahilde mercimek ve burçaklar en önce elle yolunur. Arpalar erken yetişir ve biçilir, en sona buğday kalır.

Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların HakkıSeyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Araştırmacı Yazar "Ali YILDIZ"
 
“Harman Yerin Sürseler, Yerine Gül Dikseler”
 
Neden harman yerini sürseler de yerine gül dikseler acaba? Harman işi eziyetli olduğundan mı, yoksa harman yerlerinde yeşeren aşklardan mı?
 
Aşağıda söyleyeceğim, Teknik Öğretmende okurken katıldığım bir Patoz sürümünde bir  aşk yeşermek üzereydi. Sonu gelmedi. Bunu okuyanlara bırakalım.
 
Türk toplumu olarak binlerce yıllık hayatımızın en az 2000 yılını tarımla uğraşarak geçirdiğimiz halde HARMAN sözcüğü Farsçadır da neden Türkçesi yoktur anlamış değilim.
 
Birkaç gün kaldığım köyümde Şanşa belenindeki mezarlık ziyaretinden dönüşte gördüğüm Harman Çeçleri ( Tınaz) yukarıdaki Urfa türküsünü çağrıştırdı. Bizim Gazipaşa’nın Beyre- Bucak köylülerinin önemli bir kısmı da Urfa taraflarından gelip buraya yerleşmişler. Beyre, Beyrecik- Birecik-Berriye ayrı- Bucak ayrı. 
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Halen Urfa’da her iki isimde yer ve aşiretler var.
 
Köyümüzde Nisan ayı sonlarında buğday tarlalarında yoğun bir faaliyet başlardı. Ekilmişse sahilde mercimek ve burçaklar en önce elle yolunur. Arpalar erken yetişir ve biçilir, en sona buğday kalır. 
 
Buğday bizim köyde Biçer-Döver veya tırpan ile biçilmez, orakla biçilir. Çünkü tarlalar makine çalışmayacak kadar yamaç ve taşlıdır. Bu bakımdan ekin biçmek onu derleyip harmana getirmek biraz daha eziyetlidir. Arpa sapı kırılgan olduğundan daha kolay biçilir ama buğday sapı dayanıklıdır.
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların HakkıEkin biçmeye tarlanın eteğinden başlanır ki böylece yamaca doğru ağmak daha kolay olur, ekin biçenleri rahatlatır. Her biçici önüne bir eyner alır ve onu biçer gider.
 
Buğday ve arpa sapları orakla biçilerek ŞEREFLİ denilen ve bir elin parmaklarıyla kavranacak kadar bir tutam haline getirilir ve belinden iğreti şekilde kendi sapı ile bağlanır. Mümkün olduğu kadar şerefli bir araya atılır ki yüklemesi kolay olsun. Bu küçük şerefli yığınlarına deste denir. 
 
Deste de Türkçe değil. Desteler harman başına çekilip sap haline getirilir. Sap yuvarlak bir deste yığınıdır. Bu istiflemede başakların merkeze bakması sağlanır. Çünkü sap sürülmek için harman sırası beklerken hayvanlar ve karıncalar tahrip edilebilir. 
 
Esasen harmandan bahsederken konunun dağılmaması adına bunları biraz sessiz geçiyorum.
 
Her yerde Harman kurulmaz. Çünkü harmanın en önemli özelliği, zemin sağlamlığı ve  gedevet almasıdır. Harman gedevet almazsa tane(dene) samandan ayrılamaz. Harman çok rüzgâr alırsa orada savrulurken saman kaybı çok olur. Bu yüzden harman yeri seçimi tamamen çeç savurma tecrübesi olan birsinin tavsiyesi ile olur.
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Harman dairesel bir alandır. Harman yeri tanenin temiz çıkması ve samanın kolay parçalanması için gevşek toprak yerine sert zeminlerde, kayrak veya doğal çimenlik zeminlerde yapılır. Etrafı say taşları ile veya moloz taşlarla çevrili olur. Say taşları ile çevrili kısma Harmanın Yorağı deriz. Muhtemelen Yolak-çevre-çerçeve sözünün değişmesinden gelmiştir. Yorak veya yolak harman sürümü sırasında sapın samanın dışarı fırlamasını önleyici bir görev yapar. 
 
Harman başında yığılmış sap dirgenlerle harman tabanına kabaca yayılır. Artık harman duası yapılıp düven koşma zamanı gelmiştir. Harman bereketi için dua edilir.
 
Eskiden harmanlar düvene  at, eşek veya öküz koşularak sürülürdü. Bizim köyde at veya katır kullanıldı çoğunlukla. Düvenin üzerindeki insan yeteri kadar ağırlıkta değilse-ki yaşlı ve çocuklar böyledir- taş ağırlık konularak denge sağlanmaya çalışılır. Ben anam hasta iken böyle bir iki harman sürdüm. Günlerce gızıl ısıcakta Gökharman’da düvenin üstünde döndüm durdum. Kilom azdı. Sap bir türlü erimiyordu.
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Artık yıllardır at, eşek katır veya öküzler harmana koşulmuyor. Zaten ne at kaldı ne de öküz. Bazı yerlerde atların düveni veya pulluğu kolay çekmesi için boynuna takılan bir halka-semer- ile düven kayışlarla bağlanır. Bu bağlar kısa tutulursa hayvanın arka ayaklarını yaralar. Uzun tutulursa hayvanı yorar, onun için yeter-karar- uzunlukta olmasına dikkat edilir.
 
Eski hasatlarda sürücü, harman, sap, düven ve düven hayvanları kısa bir süre aynı zamanı yaşarlar.
 
Harman sürülmesinde en önemli araç Düvendir.
 
Düven çoğunlukla iki parça, bazen de tek kanatlı özel yontulmuş bir tahta parçasıdır. Ön tarafı gemi burnu gibi havaya kalkık olup sapın üzerinden kolayca kayarak altına almasını sağlar. Sürücü ayak hareketleri ile düvene yönlendirerek sapların düvenin altına girmesini sağlar. Ustalık ister biraz.  Altında çakmak taşı diye anılan kuvarz parçaları önceden hazırlanmış yuvalarına çakılarak keskin bir alet oluşur. 
 
Düven altına döşenen çakmak taşları sayesinde buğday arpa saplarının parçalanmasını sağlardı. Çakmak taşı çok eski bir araçtır ve insanlığın ilk kesici balta veya bıçak ve ateş yakma aletidir. Köylüler kibrit ve başka ateşlik(ataşlık derler) bulamadıklarında ateşi bununla yakar tiryakiler tütün (daha çok çıbık-çubuk)veya sigarayı tutuşturmak için çakmak ve çakmak taşının üstüne sıkıştırılan kav ile tütünlerini yakardı.
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Havalar müsait olursa, özellikle de çiğ-rutubet- olmazsa harman 1 hafta kadar bir zamanda sürülür ve çeç haline getirilir. Çeç yapılıp harmanın ortasına yığıldıktan sonra uygun rüzgâr-gedevet- beklenir. Harmancı çeçten aldığı saman tane karışımını yaba ile alıp kendi boyunu biraz geçecek şekilde havaya doğru savurur. Uygun rüzgâr varsa tane yakına saman uzağa düşerek dene ve saman ayrılır.
 
Harmanda biriken dene kalburlarla tekrar elden geçirilerek taşlarından, çakıllarından ve çöplerden ayrılır. Temizlenmiş dene bir yığın halinde harmanın ortasında biriktirildikten sonra harmancı yaba ile dene yığınına işaret koyarak etrafında dolanır ve bereket duası okur. Harman bereketi  eldeki buğday-arpa yığını ve yan tarafa savrulan samandır. Saman da dene kadar değerlidir. Çünkü onu hayvanlar yiyecektir. 
 
Kuşların Ve Karıncaların  Hakkı
 
Harmandan üç çeşit ürün alınır. Birincisi saman. İkincisi dene ve üçüncüsü de daşlı denilen karışık üründür. Daşlı-taşlı- tavukların, kuşların hakkıdır. Besmele ile kutulanan dene çuvallara doldurulup ambara dökülür. Onun da bir duası vardır. Saman hararlara doldurulup samanlıklara basılır. Bütün bu işlemlerden sonra harman çalı süpürgesi ile süpürülür, yeni bir sap sahibine öyle teslim edilir ve süprüntü bir köşeye bırakılır ki bu da karıncaların hakkıdır. Karınca hakkına tenezzül edilmez. 
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Artık köyümüzde hayvanla harman sürülmüyor. Onun yerine Patoz-Batöz- denilen bir harman makinesi kullanılıyor.
 
Ben de ilk defa 1965’te Edirne’de okurken tatile geldiğim bir Haziran ayında  evimizin yanındaki Bademlikte Patozla harman sürümüne katılmıştım. Bir kere de Çatalçivliğin arka yüzünde  Depearkası denilen bir tarlamızda komşu kızları ile bakışarak Patoz sürümüne yardım ettim. Sonrası yok.
 
Şanşa mezarlığından dönerken aklıma gelenler bunlar.
 
Buraya koyduğum resimleri bazı arkadaşlarımın paylaşımlarından kopyaladım. Şimdi adlarını hatırlayamayacağım arkadaşlarım yazıyı okuyup beni affetsinler.
 
Seyfe’de Harman Yeri Hatırlamaları Ve Kuşların - Karıncaların Hakkı
Allah çiftçilerimizin emeklerini zay etmesin harman bereketi versin.
 
Gazipaşa haberler olarak:
Gazipaşa kültürüne her zaman destekleri ile bilinen Araştırmacı yazar, Gazipaşanın bir değeri sn. Ali Yıldız'a ilgili yazıları için teşekkür ederiz.
 


Gazipaşa Haberler Not:
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Gazipaşa Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.gazipasahaberler.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İzinsiz ve "kaynak gösterilse" dahi iktibas olunamaz; hiçbir surette kopyalanamaz ve başka bir yerde yeniden yayıma konulamaz.


  • Facebook'ta paylaş

Yorumlar

  • avatar
    Yorumlayan: Dörtgöz
    11.10.2022

    Elinize sağlık, çok güzel bir yazı. Sizin yazınızı okuduktan sonra şöyle bir şiir yazdım: https://www.dortgoz.com/post/harman

Bu Habere Yorum Yap

   
 
 

Benzer Haberler