loader
Abd’nin Yeni Hedefi, Türkiye İle Rusya Arasında Bir Savaş

Abd’nin Yeni Hedefi, Türkiye İle Rusya Arasında Bir Savaş

Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’ye Karşı Sinsi Bir Strateji Dahilinde Rol Yapmaktadır... Abd’nin Yeni Hedefi, Türkiye İle Rusya Arasında Bir Savaş Yaşanmasını Sağlamak...

Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye’ye Karşı Sinsi Bir Strateji Dahilinde Rol Yapmaktadır... Abd’nin Yeni Hedefi, Türkiye İle Rusya Arasında Bir Savaş Yaşanmasını Sağlamak Üzerine Kurgulanmış Bulunmaktadır...
Av. Sedat Çetinkaya
 
Küreselci paganların güdümünde yönetilmeye devam eden ve bu çok sinsi güç merkezi tarafından her yönüyle kuşatılmış olan Amerika Birleşik Devletleri üzerinden yeni bir dünya düzeni kurgulanmaktadır.
 
BU YENİ DÜNYA DÜZENİ KURGUSU ;
 
1. Diğer enerji kaynaklarının reddedilerek, yenilebilir enerji kaynaklarının kullanılmasını,
2. Dünya üzerinde hakimiyet sağlamaya hizmet eden kurumlara sahip olarak ortaya çıkacak ve dünya sathında uygulanabilecek kararlar alma imkanına kavuşturulmuş devletler üstü yeni bir gücün varlığını,
3. Küresel güçlerin kontrolünde olacak, ülkelerin değerli maden blokelerine bağlı olarak şekillenecek ve uluslararası ticarette kullanılacak dijital küresel paraya geçişi,   
4. İnsan nüfusunun süreç içinde kontrol altına alınıp azaltılmasını sağlayacak çok yönlü uygulamaların gerçekleştirilmesini,
5. İnsanlığın, Metaverse uygulamasının gelişmiş uygulamaları çerçevesinde yeni bir algı ve yaşam biçimine geçirilmesi, 
6. İnsanlığın, sahte bir yaratıcıyla tanıştırılarak dinsizleştirilmesini, 
7. İnsanlığın, dijital dünyaya ilişkin zorunlu uygulamalar çerçevesinde kontrol altına alınmasını ve 
8. İnsanlığın yeni gıda ve beslenme biçimleriyle, genetik kökeninin temelini teşkil eden geleneksel gıda ve beslenme biçimlerinden uzaklaştırılmasını ESAS ALMAKTADIR...
 
TÜM İNSANLIK BİLMELİDİR Kİ küreselci paganlar, bu stratejilerinden hiçbir şekilde vazgeçmeyeceklerdir. Ayrıca onlar, bu düzenin gerçekleştirilmesi noktasında Türkiye’nin, Türk Dünyası’nın ve Türkiye’nin yönlendirmesinde hareket edecek İslam aleminin, kendileri için en büyük engeli teşkil edeceğini de bizden daha iyi bilmektedir.
 
KÜRESELCİLER, ABD- Çin karşıtlığı üzerinden ve Çin’in dünya üzerindeki baskın nüfus gücünden hareketle ticari ve askeri bir kurgu oluştururken, EŞ ZAMANLI OLARAK ; Afrika ve Ortadoğu’yu dizayn etmeyi , Türkiye ve Rusya’yı  parçalamayı, Avrupa, Güneydoğu Asya ve Amerika kıtasını ise kendi kontrollerindeki bir pazara çevirmeyi hedeflemiş bulunmaktadır. 
 
KÜRESELCİLER, Çin’e büyük yatırımlar yaparak Çin’i dünya sathında ön plana çıkarırken, Rusya ile bilinçli bir gerilim politikası oluşturarak askeri kapasiteden uzak olan Avrupa’yı, ABD hegemonyasına açık halde bıraktıkları gibi Rusya üzerinde yaptırımlar ve baskılar uygulamak suretiyle ; Rusya’yı, Avrupa’yı tehdit noktasında öcü olarak kullanmışlar hem de Rusya’yı parçalama emellerinin altyapısına yatırım yapmışlardır.
 
ANCAK BU SIRADA TÜRKİYE , onların tahmin edemedikleri bir şekilde güçlenmeye başladığı gibi önünü alamadıkları bir siyasi stratejiyle, küreselci paganların planlarını mahvetmeye başlamıştır. Zira Türkiye, ortaya koyduğu siyasi ve askeri stratejiyle küreselcilerin; Ortadoğu , Afrika ve Akdeniz politikalarını büyük ölçüde bloke etmiş, Avrupa’nın ve batının kendi başına hareket etmeye çalışan güç merkezleri açısından ilan edilmemiş bir siyasi müttefik olarak ortaya çıkmış, Rusya ile işbirliği içinde küreselcilerin siyasi ve ticari planları üzerinde daha etkili bir angajman oluşturmaya başlamış, küreselcilerin Çin’in hegemonyasına katmak istedikleri Türkistan coğrafyası- Afganistan ve Pakistan üzerindeki planları bozarak kendi planlarını aktif hale getirmiş ve yeni dengeler oluşturmuştur.
 
Bu arada Rusya da S.S.C.B.’nin yeni bir versiyonunu oluşturmanın hayaliyle, boyundan büyük işlere kalkarak, etki sahasını genişletecek şekilde hareket etmeye başlamıştır. Elbetteki bu durum da bir noktadan sonra küreselci paganların ABD üzerinden geliştirdikleri stratejiye zarar verir bir hal almıştır. Bunun üzerine önce Suriye coğrafyasında sonrasında ise Ermenistan üzerinden kurguladıkları bir taktikle, Türkiye-Rusya savaşı çıkarmak istemişlerdir. Her iki devletin de tarihten edindikleri tecrübe ışığında ( ki CHP zihniyetinde bu tecrübenin zerresi yoktur ) uyanık davranması nedeniyle bu hususta başarılı sağlayamamaları üzerine Ukrayna meselesi üzerinden yaptıkları hamleler sonrasında Rusya’ya sunmuş oldukları göstermelik uzlaşma yaklaşımını müteakiben bel altı bir vuruşla Kazakistan üzerinden planladıkları kurgu ile hem Rusya’ya hem de Türk Devletler Teşkilatı’na bir darbe vurmak istemişler ancak yine başarılı olamamışlardır. 
 
Bu noktada küreselcilerin Türkiye- Yunanistan ilişkilerini gererek, bir Türk- Yunan savaşı planlamış olsalar da bu planlarını, söz konusu savaşın NATO’nun varlığına yönelik olumsuz etkisi ve şartların henüz elverişli olmaması nedeniyle ertelemek durumunda kalmış olduklarını da belirtmek isterim.
 
Bu makaleyi kaleme almama neden olan asıl önemli konu ise, ABD üzerinden Türkiye’ye yönelik olarak gelişen küreselci politikalarda gerçekleşen bazı değişimlerdir. Zira bu değişimler hem hızlı gerçekleşmiş hem de dikkat çekici bir hal almış bulunmaktadır. Çünkü ABD yönetimi, kafasına bir taş çarpmış gibi hareket etmeye başlamıştır.
 
ABD ; Türkiye’ye büyükelçi ataması yapmış, Doğu Akdeniz’de Türkiye aleyhine provoke ettiği Eastmed Boru Hattı projesine desteğini çekmiş, Yunanistan'ı ortada bıraktığını ima edecek yaklaşımlar getirmiş, Pentagon’dan ve Avrupa Birliği’nden Türkiye’nin önemine dair açıklamalar kamuoyuna yansıtılmaya başlanmış, Türkiye’ye F 35 satışlarının gerçekleşebileceğine ilişkin bir havuç gündeme sızdırılmış, Çin ile Türkiye ilişkileri üzerinde yumuşama sağlanmasına yönelik görüşmeler yaşanmış ve Rusya’nın, Ukrayna’ya saldırabileceğine dair istihbarat raporları sızdırılmıştır.
 
Bu noktada Sayın İlham Aliyev’in, durumdan faydalanarak ve Rusya’yı karşısına alarak ; Kırım’ın, Ukrayna toprağı olduğunu belirleyen açıklamasını da bir kenara dikkatle yazma gereğinin bulunduğunu ve bu ifadenin zihinsel derinliğinin iyi irdelenmesi gerektiğini de ifade etmek isterim...
 
Rusya, ABD ile vardığı mutabakata güvenerek Ukrayna’ya saldırma hatasına düşerse ; ABD’nin,  NATO ve Türkiye- Ukrayna ilişkilerini, Azerbaycan- Ermenistan gerilimini, Suriye ve Libya’daki zemini ve Rusya’nın Türkistan coğrafyası üzerindeki arzularını kullanarak, bir Türk- Rus savaşı çıkarıp, kendi hedefleri için engel teşkil eden güçleri bertaraf etmeye yönelmesi en akılcıl strateji olarak ortaya çıkmaktadır.
 
Bizim yapmamız gereken şey ise, ABD’nin daha doğrusu küreselcilerin içine düştüğü bu açmazı kullanarak ; iç siyaseti arzuladığımız şekilde dizayn etmek, ekonomik baskıları ortadan kaldırmak, Suriye – Libya ve Doğu Akdeniz politikasında ileri hamleler yapmak, Rusya ile varolan gizli anlaşmamızın üzerinden geçerek saldırmazlık iradesini karşılıklı olarak yenilemek, Avrupa ve Çin üzerindeki etkimizi arttırmak ve onları Türkiye’ye karşı taviz vermeye zorlamak, Türkistan coğrafyasını gerçek bir askeri güç haline getirmek için strateji geliştirerek icra etmek olmalıdır…
 
TARİH, GERÇEK EFENDİSİ İLE YENİDEN YOL YÜRÜMEYE BAŞLAMIŞTIR…


Gazipaşa Haberler Not:
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Gazipaşa Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.gazipasahaberler.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İzinsiz ve "kaynak gösterilse" dahi iktibas olunamaz; hiçbir surette kopyalanamaz ve başka bir yerde yeniden yayıma konulamaz.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

Benzer Haberler