loader
Türk Ekonomisi Nasıl Büyük Bir Güç Haline Gelecek?

Türk Ekonomisi Nasıl Büyük Bir Güç Haline Gelecek?

Saplantılı bağnazların, dualarımıza küfür diye bakan dinsizlerin, vatansız dönmelere biat peşinde koşanların, işbirlikçi hainlerin, zillete düşmüş – suratları utanmazlık...

Türk Ekonomisi Nasıl Büyük Bir Güç Haline Gelecektir…Türk Ekonomisi Nasıl Büyük Bir Güç Haline Gelecektir…
Av. Sedat Çetinkaya
 
Kıymetli dostlarım, ÜLKEMİZE YÖNELİK EKONOMİK SALDIRILAR ; hükümeti yıkmak, erken seçime zorlamak, yapılacak ilk seçimde Sayın Erdoğan’ı başarısız kılmak, Türkiye’yi pasifize ederek ABD ve İsrail politikalarına etkinlik kazandırmak gibi hedeflemelerle ve Merkez Bankası Döviz rezervlerini azaltmak için yurtdışına döviz çıkışı sağlamaya yönelik faaliyetler ile başlamış ve bu durum, yurtdışında bulunan merkezlerden yapılan ve kur atakları biçiminde kendini gösteren manipülasyonlarla devam ettirilmiştir. 
 
Bu sürece daha da güç kazandırılması için özel bankalarca kasıtlı olarak DÖVİZ TALEBİNİ ARTTIRICI YÖNLENDİRMELER yapılmış ; bireyler ve piyasa, DOLARİZASYON sürecine yönlendirilerek, bireylerin yedinde tutukları miktar dışında, özel bankalar nezdinde 260 milyar Doları bulan bir döviz mevduatı oluşturulmuştur. 
 
Elbette bu süreçte 128 milyar Dolar nereye gitti gibi abes ve algı operasyonu gerçekleştirmeye matuf bir soru oluşturularak, bireylerin bu hususa ilişkin bilgisizliğinden istifade edilmeye ve Sayın Erdoğan açıklama yapmaya zorlanarak yıpratılmaya çalışılmıştır. 
 
Bu algıyı oluşturanların, Sayın Berat ALBAYRAK’ın geçmişte görevden alınmasını sağlamaya, Merkez Bankası üzerinde baskı oluşturmaya ve Sayın ERDOĞAN’ı Merkez Bankası faaliyetlerinden uzak tutmaya yönelik çabaları da kimsenin gözünden kaçmamalıdır.
 
Bu arada Covid 19 salgınının oluşturduğu ortamın, ülkemizin turizm gelirleri üzerinde ve negatif yönde çok büyük etkisi olmuş, altın talebinden kaynaklanan döviz çıkışları da dövize olan talebimizin artmasına neden olmuş bulunmaktadır.
 
Ancak bu olumsuz şartlar altında oluşan olumlu durumu da geleceğe yönelik olarak herkesin dikkatine sunma gereği oluşmuş bulunmaktadır. Aslında bu durumun, bir adım geriye çekilerek, ilahi iradenin geleceği şekillendirmesini okumak, BAHAR'DAN YAZ'I TARİF ETMEK şeklinde nitelendirilebilmesi de mümkündür.
 
Yukarıda belirtmiş olduğum süreçte Türk Lirası, kasıtlı olarak tetiklenen ve kısmen de Covid 19 salgınına bağlı olarak ortaya çıkan döviz ihtiyacına bağlı olarak, yabancı paralar nezdinde önemli değer kaybına uğramıştır. Bu durum ise ülkemiz kaynaklı MAL VE HİZMET FİYATLARININ, uluslararası pazarlar nezdinde ucuzlamasına neden olmuştur. Bu durumun ilk bakışta gaysafi milli hasıla ve milli gelir gibi verilerin düşmesine neden olan bir yönü bulunmaktadır. 
 
Ancak bu durumun geçici bir ekonomik pozisyon olduğunu da ifade etmek gerekir. Zira ULUSLARARASI PAZARLAR NEZDİNDE UCUZLAYAN MAL VE HİZMET FİYATLARIMIZ , rekabet etkimizin bulunduğu tüm piyasalarda, ülkemiz kaynaklı mal ve hizmet talebini arttıracak bir etkiye neden olacaktır. 
 
Bu durum ise doğrudan doğruya İHRACATIMIZIN ARTMASINA sebebiyet vererek, döviz ihtiyacımızı olumlu yönde etkileyeceği gibi üretimimizin ve istihdam hacmimizin artmasını da sağlayacaktır. Çünkü daha fazla mal satabilmek için daha çok üretmek, daha çok üretmek için daha çok istihdam oluşturmamız gerekmektedir. 
 
Böylece döviz kuru yükselmesine bağlı olarak artan fiyatlar nedeniyle oluşan dönemsel enflasyon ve buna bağlı olarak yükselen faiz oranları da artan mal ve hizmet arzına ve ihracat neticesinde genişleyen para arzına bağlı olarak düşüş eğilimine girecektir.
 
Ayrıca mevduat faizine yönlendirilmiş ya da döviz hesaplarında atıl şekilde bulunan paraların, yatırıma yönlendirilmesinin de önü açılacaktır. İŞTE tam da bu noktada vergi gelirleri artmış akıllı bir hükümetin, bireylerin ekonomik durumlarını iyileştirecek, piyasadaki para arzını genişletecek ve talebi arttıracak politikalara başvurup, yeni bir üretim ve istihdam patlaması oluşturabilmesi de bence çok stratejik bir hamle olacaktır. Bu durumun oy tercihleri üzerinde etkili bir politik tercih olduğunu da görmek lazımdır…
 
Diğer taraftan, Türk Lirası’nın değer kaybı neticesinde yurtdışından talep ettiğimiz mal ve hizmetlerin fiyatı yükseleceğinden, İTHAL TALEBİMİZ lüks, ihtiyari ve alternatifi bulunan mallardan başlamak suretiyle ciddi biçimde DÜŞECEK ve söz konusu malların ÜLKEMİZDE ÜRETİLMESİNİ TEŞVİK EDECEK bir ekonomik ortam oluşacaktır. Etkisini büyük ölçüde orta vadede gösterecek bu etki neticesinde de dövize olan ihtiyacımız azalacağı gibi istihdamımız da artacaktır. 
 
KISACA BELİRTMEK GEREKİRSE, paramızın değerinin düşmesine bağlı olarak ülkemizin ihracatının artması ve ithalatının azalması ; vergi gelirlerini, ödemeler dengesini, döviz ihtiyacımızı, kur dengesini, yatırımları ve  istihdamı pozitif yönde etkileyecek, enflasyonun ve faizlerin bir süre sonra kendiliğinden düşmesini sağlayacaktır. 
 
Bu arada Türkiye’nin özellikle savunma sanayi alanından hareketle yüksek teknolojili ürünler noktasında ön plana çıkması ve ürettiği mallar konusunda iyi bir uluslararası imaj oluşturması, marka gücünü ve yüksek teknolojili ürünlerden oluşan ihracat hacmini olumlu yönde etkileyecektir. Bu durum, hem kilo başına kazancımızın yükselmesine hem de aynı üründen marka etkisiyle çok daha fazla kazanç elde etmemize olanak sağlayacaktır.
 
Yine ; 
 
• Türkiye’mizin ; önümüzdeki süreçte çok ihtiyaç duyacağı enerji yatırımlarına hız vermiş olması, enerji üretiminde yenilebilir enerji kaynakları üzerinden gerçekleştirdiği üretimi hızla arttırmaya devam etmesi, nükleer santral projesinin 5 yıl içinde tamamlanacak olması, ülke ekonomisine asgari 10 yıl yetecek düzeyde doğalgaz keşifleri yapmış olması, 2002 yılında “0” seviyesinde bulunan altın üretiminin şuan bulunduğu 38 tondan birkaç yıl içinde yıllık 100 ton seviyesine ulaşacak olması, döviz talebini azaltacak şekilde yerel para cinsleri üzerinden ikili ticaret anlaşmalarının gerçekleştiriliyor olması, Covid 19 salgınının kontrol altına alınması ve kanıksanmasıyla turizm gelirlerinin yeniden yükselme eğilimi içine girmesi ve uzun süredir yapılan yatırımların ticareten meyve verme aşamasına geliyor olması ; 
 
• Ülkemizin İpek yolu projesiyle aktif hale gelen dünya ticaret yolları üzerinde bulunmasından ve sahip olduğu lojistik olanaklardan dolayı önemli pazarlara ve gelirlere ulaşacak olması, savunma sanayi alanındaki gelişmelerin dünya silah ticaretinden asgari % 15-20 oranında pay almamızı sağlayacak olması,
 
• Devletimizin gelişen siyasi ve askeri etkisinin oluşturduğu hinterlandın, ticaretimizin gelişmesi ve büyümesi için de büyük olanaklar sunuyor olması,
 
• Ülkemizin tarihi geçmişinden kaynaklı etkisi ve günümüz dünyasını kuşatan siyasetiyle güvenli bir ekonomik ve siyasi merkez halini alma eğiliminin kuvvetleniyor olması gibi durumlar da dikkate alındığında, ÜLKEMİZİN BİRKAÇ YIL İÇİNDE DÜNYANIN EKONOMİK YÖNDEN PARLAYAN YILDIZI HALİNE GELDİĞİNİ, 2030 YILINA KADAR DA DÜNYANIN EN BÜYÜK İLK 7-8 EKONOMİSİNDEN BİRİ HALE GELECEĞİNİ SÖYLEYEBİLMEK MÜMKÜNDÜR… 
 
Saplantılı bağnazların, dualarımıza küfür diye bakan dinsizlerin, vatansız dönmelere biat peşinde koşanların, işbirlikçi hainlerin, zillete düşmüş – suratları utanmazlık ve ahlaksızlık çamurunda manda derisi gibi kalınlaşmış olanların, nereye ve kime hizmet ettiğinden bi haber gafillerin, fosilleşmiş bir zihniyetin ve Müslüman- Türk’ü sindirmek için uydurulmuş kelimelerin arkasına sığınarak siyaset yapanların ve bölücü teröristlerin bu söylediklerimizi anlayabilmesi ve içine sindirebilmesinin mümkün olmadığını da neticeten belirtirken, bu gafiller ve hainler takımının ülke yönetimini ele geçirmesini engellemek için 15 Temmuz şehitlerimiz başta olmak üzere canlarını feda eden tüm kardeşlerimizi rahmet ve minnetle yad ettiğimi de ifade etmek isterim…
 
Şehitlerden yüzmilyon mücahidi olan, 
Geçilmez ve kontrol edilemez bir zirvedir bu ebedi vatan…


Gazipaşa Haberler Not:
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Gazipaşa Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.gazipasahaberler.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İzinsiz ve "kaynak gösterilse" dahi iktibas olunamaz; hiçbir surette kopyalanamaz ve başka bir yerde yeniden yayıma konulamaz.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

Benzer Haberler